Uzmanlar, metal aletlerle yapılan kesik izlerini, 4.000 yıldan daha eski kafataslarında bulunan tümör izleriyle keşfettiler. Bu bulgular, M.Ö. 2500 yılına tarihlenen 30’larındaki bir adamın ve M.Ö. 500 yılına tarihlenen 50’lerindeki bir kadının kafataslarının incelenmesi sonucunda elde edildi.
Her iki kafatasında da hasarlı kemikler ve alet izleri bulundu, bu da büyük olasılıkla beyin kanserinden muzdarip olduklarını ve beyin tümörlerini çıkarmak için operasyon yapıldığını gösteriyor.
İspanya’daki Santiago de Compostela Üniversitesi’nden Profesör Edgard Camaros, “Bu, eski Mısır tıbbının kanserle nasıl başa çıkmaya veya incelemeye çalıştığına dair benzersiz bir kanıt. Tıbbın tarihini anlamak için olağanüstü yeni bir perspektif sunuyor,” dedi.
Mısırlıların metal işleme konusunda yetenekli oldukları ve dekorasyon yapmak için bakır, demir ve altın kullandıkları biliniyor. Ayrıca, diş çürüklerini metal dolgularla doldurmak, kırık kemikleri atellerle sabitlemek ve bal ve bitkilerle hastalıkları iyileştirmek gibi tıbbi deneyler yaptılar.
Bu bulgular, eski Mısırlıların kanseri anladığını ancak tedavi edemediğini gösteriyor. Kanserin, insanların o dönemde uzun süre yaşamamaları nedeniyle eski Mısır’da daha nadir olduğu düşünülüyor.
Araştırmacı Tatiana Tondini, “Eski Mısırlılar karmaşık kırıkları tedavi edebilmiş olsalar da, kanser hala tıbbi bilgi açısından bir sınırdı,” diye ekledi.